Kanserde beslenme
Hepimizin bildiği üzere kanser vakaları gün geçtikçe artmaktadır. Hastaya kanser teşhisi konulduğu andan itibaren, hastanın birçok bilgi ile baş etmesi gerekir. Burada multidisipliner bir çalışma gerekebilir. Yani doktor, hemşire, sağlık personeli, psikolog ve onkoloji’de uzman olan bir diyetisyen ile birlikte çalışılması çok önemlidir.
Diyetisyen burada hastaya birçok aşamada destek vermektedir. Özellikle de hastanın beslenmesi çok önemli olduğu için, sağlıklı beslenme ile birlikte hastanın uzun vadede yaşamsal ihtiyaçlarını karşılamak, gerek besinlerle gerek enteral beslenme (ihtiyaç duyulduğunda) ile desteklemek önceliğimizdir. Kişinin günlük enerji alımı, alması gereken günlük vitamin ve mineralleri karşılamak, bağışıklık sistemini güçlendirmek ve bu sayede günlük faaliyetlerini az da olsa yerine getirmesi önemlidir. Kilo kaybı, güçlükle hareket etmek ve halsizlik hastanın günlük protein ve/veya enerji alımını arttırmak için dikkate alınması gereken hususlardır.
Tedaviye bağlı olarak beslenme kısmında şikayetler oluşabilir: istemsiz kilo kaybı, anoreksi ve kaşeksi, besinlere karşı isteksizlik, tat ve koku değişimleri, mide bulantısı ve kusma, çiğneme ve yutkunma sorunları, kserostomi (ağızda kuruluk hissi), oral mukoza iltihabı.
İstemsiz kilo kaybı, anoreksi ve kaşeksi
Yetersiz beslenme vücudumuzda enerji eksikliğin, proteinlerin ve/veya diğer mikro besinlerin yetersizliği veya eksikliği olan bir beslenme durumudur. Böylece vücut yapımızda ve vücut kompozisyonunda olumsuz etkiler oluşmakta olup klinik sonuçlarına da yansımaktadır.
Bir hastanın BMI ˂18,5 ise, yetersiz beslenme riski mevcuttur. Kaşektik durumda BMI ˂16 ise, bu durumda altta yatan başka bir hastalığın habercisi olabilir. Ciddi kilo kaybı ile katabolik durumun artması (kas kitlesinde kayıp ve kas güçsüzlüğü) ve yağ kitlesinde düşüş de görülebilmektedir.
Azalmış bir yeme isteği ve çabuk doygunluk hissi kilo korumada güçlükler oluşturabilir.
Bu durumda pratik bilgiler:
- Yemeğimizi tüketirken tabağınızda renk kombinasyonu olsun ve azar azar sık sık yemek yemeye özen göstermeye çalışın.
- Yemeği başkaları ile birlikte huzurlu bir ortamda tüketmeye çalışın.
- İştahınızı yemekten önce kısa bir süre önce yürüyüş yaparak açabilirsiniz. Hatta yemekten yarım saat önce küçük porsiyon et suyu veya kemik suyu çorbası tüketebilirsiniz.
- Yemek aralarında bolca sıvı almaya dikkat edin. Hatta enerji değeri yüksek olursa daha iyi olur.
- Daima tam yağlı ürünleri tercih edin.
- Yeterli miktarda protein almaya çalışın (et, tavuk, balık, peynir, yumurta, kuruyemişler, kuru baklagiller, süt ürünleri).
Besinlere karşı isteksizlik, tat ve koku değişiklikleri
Onkoloji hastaları %55-75 oranında besinlere karşı isteksizlik, tat ve koku değişiklikleri yaşamaktadırlar. Bu sorunlar hastalık, kemoterapi ve/veya radyoterapi neticesinden oluşan metabolik düzensizlikten kaynaklıdır.
Pratik bilgiler:
- Tat değişikliklerinden kaynaklı olarak yeni besinler denenmeli. Daha çok sabit tatlar ve kokusuz yemekler tercih edebilirsiniz. Örneğin; haşlanmış patates, püre, ekmek, etimek, kraker, taze kaşar ve sade bisküviler.
- Bol miktarda sıvı alımına dikkat edin. Her öğün sonrası ağız hijyenine özen gösterin.
- Sert kokulara sahip kahve, kızartılmış et ve besinlerden uzak durun.
- Protein kaynakların yanına elma püresi, şeftali püresi gibi tatlı ve ferahlatıcı kombinasyonlar yapabilirsiniz.
- Yemek kokularından uzak durun ve biraz daha zeytinyağlı yemekleri tercih edin.
Mide bulantısı ve kusma
Alınan tedaviler sonucu maalesef mide bulantıları ve kusma çok sık rastlanan durumlardır. Mide-bağırsak sorunları, ilaç kullanımı, metabolik düzensizlik veya elektrolit balans düzensizliği yine mide bulantısı ve kusmaya neden olabilir.
Pratik bilgiler:
- Mide bulantısı sebebini araştırıp, doktorunuz ile ilaçları tekrar konuşabilirsiniz.
- Güne yayarak, 1,5-2 l günlük su tüketimine özen gösterin.
- Bulantının az olduğu anlarda yemek yiyin veya yemek esnasında mola verin.
- Mideyi boş bırakmayın.
- Zencefil, nane, zerdeçal ve kekik çayı içerisine 1 dilim limon koyarak içilmesi de mide bulantısını önlemek için fayda sağlayabilir.
Çiğneme ve yutkunma sorunları
Çiğneme ve yutkunma sorunları tümörden dolayı baş-boyun bölgesinde veya yemek borusu hizasında radyoterapi’den kaynaklı olarak farklı derecelerde oluşabilir. Hastaya göre öğünlerin düzenlenmesi çok önemlidir.
Pratik bilgiler:
- Yemeğin kıvamını hastanın durumuna göre düzenlemek önceliğimizdir.
Hemen sıvı gıdaya geçiş yapmamaya özen gösterelim. Çiğnemek tükürük üretiminde ve tat duyusunda olumlu bir etkiye sahiptir.
- Besinlerin veya yemeklerin boğazdan kolaylıkla geçmesi için yumuşak olmasına dikkat edin. Hatta krema, sos, et suyu veya kemik suyu ilave edebilirsiniz.
- Sert baharatlardan uzak durun. Örneğin; karabiber, hardal, acılı sos ve sarımsak.
- Soğuk ve ılıtılmış yemeklerde daha az yutkunma şikayetleri olmaktadır. Gerekli durumlarda buz parçacıkları ile yemeği soğutabilirsiniz.
Kserostomi (ağız kuruluğu)
Pratik bilgiler:
- Ağzınızı sık sık su içerek veya ağız çalkalama suları ile çalkalayın.
- İyi çiğneyin ve ferahlatıcı-ekşi besinler (ananas, elma, limon, portakal, salatalık, domates, salatalık turşusu) tüketerek, tükürük üretimini teşvik edin.
- Besinin yumuşak olmasına özen gösterin. Örneğin; sos, krema, kemik suyu veya et suyu kullanabilirsiniz. Çorba, süt veya çay içine ekmeğinizi veya etimeği batırabilirsiniz.
Oral mukozitis (ağız içi mukoza iltihabı)
Kemoterapi ve radyoterapi sonucunda çok sık rastlanan bir yan etkidir ve yemek yeme ve yutkunma esnasında ciddi derecede acı oluşturabilir.
Pratik bilgiler:
- Yemek sonrası ağzınızı çalkalayın. Böylelikle yemek artıkları kalmaz ve enfeksiyon oluşumu için ortam hazırlanmaz.
- Turunçgillerden yapılan meyve sularından kaçının. Sert baharatlı yemekler, ekşi veya tuzlu besinler, alkol ve asitli içeceklerden uzak durun.
- Çok sıcak besin ve içeceklerin tüketiminden kaçının.
- Buz emmek şikayetlerinizi azaltabilir.
- Besinlerle teması azaltmak için belki kısa bir pipet kullanımı uygun olabilir.
Onkoloji hastaları bu aşamalardan geçerken sindirim sisteminde geçiş şikayetleri, mide ekşimesi, mukus oluşumu, kabızlık, ishal, istemsiz kilo artışı, yorgunluk ve kas güçsüzlüğü, bağışıklık sisteminin düşmesi gibi şikayetlere maruz kalabilirler. Bu makalede saymış olduğum şikayetler tekli veya çoklu bir şekilde baş gösterebilir. Bu konuda uzman olan diyetisyeninize danışmayı ihmal etmeyin.
Sağlıklı günler dileği…
Uzm. Dyt. Emel Yılmaz